İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, gençlerle buluşmaya devam ediyor. İstanbul’da çekilen “Gençler İçin Gençlerle Beraber” programının 7. bölümü İYİ Parti'nin YouTube kanalından paylaşıldı. Akşener, bu kez sanatçı gençlerin sorunlarını dinledi.

AKŞENER: HERKESİN GENELLEDİĞİ BİR Z KUŞAĞI VAR

“Herkesin bahsettiği bir Z kuşağı var. Ne yer, ne içer, ne yapar, ne eder bilinmeyen ama herkesin hakkında ahkam kestiği, herkesin genellediği bir Z kuşağı var” diyen Akşener, şu ifadeleri kullandı:

* “Ben eski bir akademisyenim. Kökenim ilkokul öğretmenliği üstüne. Daha sonra üniversitede hoca oldum. Bildiğim bir şey var; bilimsel hiçbir konuyu genelleyemezsiniz. Hele insan hiç genellenemez. Hele yeni bir dünya değer setlerinde her bir birey ayrı bir dünya olduğu için toptancılık olamaz.

* Benim oğlum 82 doğumlu. O nedenle sizin kuşağın evimde bir temsilcisi yok. Sadece yeğenimin bir kızı var onunla da şehirlerimiz ayrı. O nedenle 1,5 yıl boyunca Zoom toplantıları yaptık. Bunların hiçbirini kayda almadık.

* Bir birikim oldu, öğrendim. Ben size soru sordum. Bir noktaya geldiği zaman bana gene bu arkadaşlardan ‘Bizim sesimizi duyurun' sesleri geldi. Bu sefer toplantılarımızı kayda alıyoruz.”

Gençlere ‘Hain', ‘Defolup gidin' dendiğini belirten Akşener, “Gençler hakkında araştırmalar yapılıyor. Daha huzur, özgür bir hayat istedikleri için yurt dışında yaşamayı öne koydukları ortaya çıkıyor. Bunu çözmek durumunda olan biz siyasiler ve benim yaşımdakiler” ifadelerini kullandı.

Akşener’in, “Türkiye'ye dahil hayalleriniz, umutlarınız nedir? 5 yıl sonra kendinizi nerede görüyorsunuz?” diye sorduğu gençler, şöyle konuştu:

“YARINIMIZI TAHMİN EDEMİYORUZ”

* “5 yıl sonra kendimi bir yerde göremiyorum. Yarınımızı tahmin edemez duruma geldik. 5 yıl sonrasına bir tahminim yok fakat beklentilerim var. Ülkemizin iyiye gideceğini umuyorum. Bu da bir araya gelerek sağlanacak bir şey. Kutuplaşmanın çözülmesi gerekiyor.

*Tiyatro yapmaya başladım ama bundan hayat idam ettirmek mümkün görünmüyor. Bunun gerçekleşmesini isterdim. Korkmadan, sansürlenmeden tiyatro oynayabilme hayalim var. Umarım Türkiye'de olur. İmkanım olursa yurt dışına gitmeyi düşünenlerdenim. Ailem bunu bir vatan hainliği olarak adlandırıyor. Benim elimde olsa, özgür yaşayabilsem gitmem. Beni finansal zorluklar boğuyor.

“HAYALİM BAŞIMIZI SOKACAK BİR ÇATIMIZ OLSUN”

*8 yıldır tiyatroyla uğraşıyorum. Kendimi sinema ve tiyatroda hayal ediyorum. 5 yıl sonraya dair hayalim; başımızı sokacak bir çatımız olsun, karnımızı doyurabiliyor olalım ve özgürce sanat icra edebiliyor olalım. Bu benim için yeter. Ben bunları yapabileceğime inanıyorum.

“ARADA YİTİP GİTMİŞ BİR Y KUŞAĞI VAR”

*30 yaşında bir Türk genciyim. Siyasi hafızam benim ilk başta 8-9 yaşlarında tek hatırladığım, Bülent Ecevit'in ‘Anayasa fırlattı, ülke krize girdi' demesi, yazar kasa fırlatılması. Sonrası kocaman bir boşluk. Hepimiz hayatta mutluymuşuz gibi yapıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti'nin gençleri buna layık değil. Parkta yarım saat güvenlik müdahalesi edilmeden oturduğumuza şükretmeye layık insanlar değiliz. Z kuşağı diyorlar ama arada yitip giden bir Y kuşağı var. Biz bittik, biz yokuz aslında.

“‘ŞARKIDA ÖPÜŞMEK VAR, KALDIRALIM’ DİYORLAR”

*Devlet korosunda şarkı söylüyorum. Soloya çıkıyor, şarkıyı söylüyorum. Hoca diyor ki, ‘Yalnız bu şarkıda öpüşmek varmış onu silelim'. Şarkıyı değiştiriyoruz. Yukarısı bunu alenen yaptığı için toplumun en alt kesiminden en üst kesimine kadar herkes cesaret buluyor.

“ENSTRÜMANIN BİR YAYI 4-5 BİN LİRA”

*Klasik müzik yapıyorum. Yayımıza ihtiyacımız var. Bir yay 4-5 bin liradan başlıyor o da orta kalite.

*Ben bağlama çalıyorum. Bağlamanın malzemesi yurt dışından döviz bazıyla geliyor. Şu an bağlama almaya kalktığımızda en iyisini 2-3 bin liraya alırken şu an en kötüsünü 5 bin liradan alıyorum.

“HER ŞEY BU SEÇİMDE BELLİ OLACAK”

*Ben Türkiye'yi 5 sene sonra bir yerde göremiyorum. Her şey bu seçimde belli olacak. Aynen devamsa hepimiz kaçalım. Sizler gelirseniz çok daha farklı şeyler bekliyorum diye düşünüyorum ama garantisi de yok.

*Ülkede klasik müzik sanatçısına verilen hiçbir değer olmadığı için yurt dışına kaçmaktan başka bir şansım yok. Ben 18 yaşındayım.

“DEKAN, ‘BİZ KARŞILIKLI OTURURKEN NÜ TABLO ŞİMDİ UYGUN MU?’ DEDİ”

*Bana bir dekan, karşı karşıya otururken makamındaki doğa manzarası tablosunu gösterip, “Mesela burada nü tablo asılı olsa, biz ikimiz karşılıklı otururken bu uygun mu?” dedi. Bunu söyleyen güzel sanatlar dekanı. Bu hiç hoş değil. Güzel sanatlar dekanı olarak bulunan birisinin bunu söylemesi, bir doktorun “Ben safra kesesinden hoşlanmıyorum” demesi gibi bir şey.

*İnşaat mühendisliği mezunuyum, çalışmıyorum. Müzisyenlik yapmaya çabalıyorum. Müzik ile harçlığımı çıkarıyorum. Çoğu genç keşfedilemeden heba oluyor.”

AKŞENER: DÜZELMESİNE AZ KALDI

Gençlerin sorunlarını dinleyen Akşener ise, “Siz ayakkabısız koşarken, bugünün Türkiyesi'nde parkura girmeden yarış kazanan var. Biz size, bana verilen fırsatların hiçbirini bırakmadık. Ama bence az kaldı. Düzelmesine az kaldı” ifadelerini kullandı.