Vladimir Putin, ikili görüşmelerden sonra yaptığı açıklamada Ermenistan ve Azerbaycan arasındaki ilişkilerin "normalleşmesini" umduğunu söyledi ve Moskova'nın Kafkasya'daki rolünü yeniden vurguladı.

Putin, gazetecilere verdiği demeçte, "Ortak görüşümüze göre, gelecekteki olası anlaşmalar için çok iyi bir atmosfer yaratan çok faydalı bir toplantıydı. Gerekli çözüm arayışlarını sürdüreceğiz" dedi.

“Her konuda anlaşma sağlanamadı”

Putin, üçlü görüşmede bazı temel konularda gelecekteki olası anlaşmalar için çok iyi bir atmosfer yaratıldığını aktararak, şu ifadeleri kullandı:

"Bugün ortak bildiri kabul ettik. Açıkça söylemeliyim ki her konuda anlaşma sağlanamadı. Daha önce uzmanlar düzeyinde çalışılan bazı konular metinden çıkarıldı. Bununla birlikte, toplantının yararlı olduğu ve durumu bir bütün olarak çözüme kavuşturmak yönünde daha ileri adımlar için koşullar yarattığı yönündeki genel değerlendirmeye katılıyorum. Üstelik 'bütün olarak' derken hem yakın geçmişin olaylarını hem de iki yıl önceki olayları kastediyorum. Her halükarda temel konularda anlaşmayı başardık. Bugünkü müzakerelerimiz ülkelerimizin geleceği konusunda mutabakat sağlayabileceğimizi ortaya koydu. 'Ülkelerimiz' derken Rusya'yı, Azerbaycan'ı, Ermenistan'ı ve tüm bölge ülkelerini kastediyorum. Çünkü bu bölgede yaşayan tüm halklar ilişkilerin normalleşmesinden yanadır. Rusya, nihai ve kapsamlı çözüme ulaşılması için her şeyi yapacaktır."

Putin, üçlü zirve öncesinde ise, Ermenistan Başbakanı Paşinyan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev ile ayrı ayrı görüştü.

Toplantı öncesinde Paşinyan, Erivan'ın önceliklerinin Azerbaycan'ın, Karabağ'da Rusya tarafından kontrol edilen bölgelerden çekilmesi ve Ermeni savaş esirlerinin kurtarılması olduğunu söyledi.

Putin daha sonra, kendisine, "normalleşme sürecine ivme kazandırdığı" için teşekkür eden Aliyev'i kabul etti.

Aliyev, "Karabağ sorunu zaten tarihin bir parçası. Bu sorun iki yıl önce çözüldü. Dolayısıyla bu bağlamda tartışılacak neredeyse hiçbir şey kalmadı” dedi.

Ermenistan ve Azerbaycan, Azerbaycan'ın Ermeni nüfuslu Dağlık Karabağ bölgesi için 2020 ve 1990'larda iki savaşa girdi.

2020 sonbaharında, her iki tarafta da 6.500'den fazla askerin hayatını kaybettiği altı haftalık bir savaşın ardından, Erivan'ın uluslararası hukuku hice sayarak işgal ettiği toprakları Azerbaycan ordusunun destanımsı savaşıyla terk ettiğini gösteren bir anlaşmayla sona erdi.

Geçen ay yaşanan ve barış sürecini tehlikeye atan çatışmalarda ise her iki taraftan 286 kişi hayatını kaybetmişti.

Moskova, Şubat ayında Ukrayna'ya yönelik saldırının ardından dünya sahnesinde giderek daha fazla izole olurken, ABD ve AB, Ermenistan-Azerbaycan barış görüşmelerinde arabuluculukta öncü rol üstlendi.

AB Başkanı Charles Michel ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Ağustos ayında Brüksel'de Paşinyan ile Aliyev arasındaki görüşmelere ev sahipliği yaptı.

Brüksel ve Washington'dan gelen bir dizi diplomatik çabanın ardından, Ermenistan ve Azerbaycan dışişleri bakanları, gelecekteki bir barış anlaşmasının metnini tasarlamaya başlamak için 3 Ekim'de Cenevre'de bir araya geldi.

AHM.VT