Politico’daki yorumlara göre, Batılı politikacılar ve diplomatların Rusya ile Ukrayna arasında birkaç ay veya yıl müzakereler olmayabileceğine ve Rusya-Ukrayna savaşının donmuş bir çatışmaya dönüşme riskine sahip olduğuna inanıyor.

Yayınlanan bir makalede, yüksek enerji fiyatları, azalan silah stokları ve yavaşlayan bir ekonominin, Ukrayna’nın bazı müttefiklerinin ülkeye en azından düşmanla diyalog başlatması için baskı yapabileceği yönündeki spekülasyonları beslediği belirtiliyor.

Aslında gazeteciler, Ukrayna ve Rusya’nın potansiyel bir çıkmaza doğru gidiyor gibi göründüğünü söylüyor. İki taraf da askeri operasyonun son aşamasında müzakerelere başlamakta bir avantaj görmüyor.

Avusturya Dışişleri Bakanı Alexander Schallenberg “Dürüst olmak gerekirse, şu anda herhangi bir müzakere ihtimali görmüyorum. Ancak bu seçeneği açık tutmak önemlidir.” diyor .

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ise rotasını değiştiremeyecek kadar savaşa saplanmış durumda. Batı silahlarının istikrarlı arzı ve ordunun motivasyonu sayesinde Ukrayna savaşa devam edebilir. Ancak iki taraf da henüz hızlı bir şekilde kazanacak kaynaklara sahip değil.

Üst düzey bir Avrupalı diplomat gazetecilere verdiği demeçte “Bence en olası senaryo, çatışmanın bir tür çıkmaza, hatta donmuş bir çatışmaya dönüşeceği belirsiz bir senaryo. Her iki taraf için de net bir zafer olacağından şüpheliyim.” dedi.

Müzakere konusu ABD ve Avrupa başkentlerinde aktif olarak tartışılıyor olmasına rağmen, NATO yetkilileri sahada buna elverişli bir durum görmüyor. Hem Rusya hem de Ukrayna, gelecek yıl düşmanlıklara devam etme fırsatını dört gözle bekliyor.

Yeni Amerikan Güvenliği Merkezi’nde (CNAS) kıdemli bir araştırmacı olan Andrea Kendall-Taylor, Rusya Federasyonu’ndaki bir güç değişikliğinin bile savaşı durduracak faktör olmayabileceğine inanıyor.

Uzman “Savaşın Putin ile bitebileceğini düşünmüyorum. Üzücü gerçek şu ki, Putin’in yerini alan liderin bile Rusya’yı savaştan çıkarmakta zorlanacağı güçlü bir olasılık var ”diyor.

Bazı Avrupalı politikacılar, yaptırımların baskısı altında kötüleşen bir ekonomi ve Rusya Federasyonu’nun uluslararası izolasyonunun ortasında çıkan halk ayaklanmalarının Rusya’yı barış görüşmelerine itebileceğine inanıyor. Estonya Savunma Bakanı Hanno Pevkur “savaşı bitirmenin anahtarının Rus halkının ceplerinde olduğunu” savunuyor.

Savaşın gidişatını – ve gelecekteki olası müzakereleri – belirlemede bir başka kilit faktör de silahlardır. Ukrayna, Amerikan silahları da dahil olmak üzere büyük ölçüde Batı’ya bağımlıdır. Ve askeri planları, Beyaz Saray’ın savunma yardımı sağlamaya devam etme isteğine bağlı.

Kendall-Taylor, tam bir zafer için Ukrayna kuvvetlerinin daha uzun menzilli toplar gibi daha modern silah sistemlerine ihtiyacı olduğunu söyledi.

Ancak Batılı hükümetler, Rusya ile krizin tırmanmasından korktukları için Kiev’e belirli silahları sağlamaya hâlâ hazır değiller. Diğerleri, işgal altındaki yarımada meselesi Putin için bir “kırmızı çizgi” olduğundan, Kırım’ın kaybedilmesinin Rusya Federasyonu’nu nükleer silah kullanmaya teşvik edebileceğine inanıyor.

Materyallere göre, uzun vadede müzakereler ya birkaç yıl sonra her iki taraf da tükendiğinde ya da cephe hattı aniden değişirse daha önce gerçekleşecek. Shallenberg “Sonuçta, savaş alanında asla barış sağlanmaz. Pazarlık masasında yapılır.” diye özetliyor.

ukrhaber.com