İstanbul Büyükşehir Belediye (iBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'na, 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezasıyla birlikte, onanması durumunda siyasi yasak getirilmesi kararına tepkiler çığ gibi büyüyor.

 

27. Dönem CHP Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya, Ekrem İmamoğlu’na siyasi yasak olasılığına ilişkin, anadolugazete.com.tr'ye yaptığı açıklamada, "Siyasi yasak tartışması aslında hukuka siyasetin müdahalesi olarak algılanıyor. Çünkü İstinaf Mahkemesi 'onayladı, onaylayacak, açıkladı, açıklayacak' diye günlerdir kamuoyu meşgul ediliyor. Halbuki yerel mahkemenin verdiği karar hukuksuz bir karar. İstinaf bunu daha önceki emsal kararlar gibi görüp istinafın bu kararı bozması gerekiyordu." dedi.

 

İstanbul Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi'nin Ekrem İmamoğlu'na, 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası verdiğini anımsatan Kaya, İmamoğlu'nun 7 Mayıs 2028 yılında yapılacak cumhurbaşkanı seçiminde "Cumhurbaşkanı adayı" olması ihtimalinin önüne geçilmek için siyasi yasağının getirilmek istendiğine dikkati çekti.
Yıldırım Kaya, konuşmasına şöyle devam etti:

 

"Ekrem İmamoğlu'nun Cumhurbaşkanı adayı olma ihtimali var. Bu ihtimali ortadan kaldırmak için İmamoğlu'na 5 yıl siyasi yasak getirilmek isteniyor. Bu da yapılacak bir seçimde olağan seçim olsa bile Ekrem İmamoğlu aday olamayacak. Bu duruma karşı toplumun tüm kesimlerinden tepkiler var."

 

CHP Eski Genel Başkanı Deniz Baykal'ın genel başkanlığındaki CHP, o dönem siyasi yasaklı olan Recep Tayyip Erdoğan’ın milletvekili seçilmesinin önündeki engelin kaldırılması için yapılan anayasa değişikliği düzenlemesine destek verdiğini anımsattı.

 

CHP ARA SEÇİME ZORLAMALI!
Cumhuriyetin demokrasiyle taçlandığını belirten Kaya, İmamoğlu'na siyasi yasak getirmek istendiğini belirterek, bu durumun önüne geçmek için ara seçime gidilmesi gerektiğini ifade ederek, şöyle konuştu:

 

"Bugün bu konuya müdahalenin en sert yolu şudur: Hemen erken seçim yapılması gerekiyor. Erken seçim yapılmasına parlamentoda CHP'nin sayısı yetmiyor ama CHP ya da muhalefet partileri bu parlamentoyu erken seçime zorlayabilir. Benim çok somut bir önerim var. Şu an da parlamentoda 600 milletvekili yok, 593 milletvekili bulunuyor. Sadece 7 milletvekili eksik. 30 milletvekili eksilirse 30 ay içerisinde ara seçim yapılmak zorunda. 14 Mayıs'ta seçim yapıldı. 2025'in 14 Mayıs'ında 24 ay oluyor. 2025 Kasım ayında da 30 ay dolmuş oluyor. Bir dönemde ara seçim bir defa yapılabilir."

 

ARA SEÇİM, HER SEÇİM DÖNEMİNDE BİR DEFA YAPILIR
Anayasa'nın 78'inci maddesinin 3'üncü fıkrasına göre ara seçime gidilmesinin şartlarını açıklayan Kaya, "Anayasa'nın 78. maddesinin 3'üncü fıkrasında Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliklerinde boşalma olması halinde, ara seçime gidilir. Ara seçim, her seçim döneminde bir defa yapılır ve genel seçimden otuz ay geçmedikçe ara seçime gidilemez. Ancak, boşalan üyeliklerin sayısı, üye tamsayısının yüzde beşini bulduğu hallerde, ara seçimlerinin üç ay içinde yapılmasına karar verilir." diye belirtti.

 

KAYA'DAN VEKİLLERE ÇAĞRI: 23 MİLLETVEKİLİ İSTİFA ETSİN, TÜRKİYE ARA SEÇİME GİTSİN!
Milletvekillerine seslenen Kaya, "Demokrasiyi ve adaleti savunan, siyaset yasağına karşı olan tüm milletvekillerine çağrım şudur: İçinizden 23 kişi istifa etsin, Türkiye ara seçime gitsin. Türkiye ara seçime gitme kararını zorladığı zaman siyasal iktidar hukuka baskıdan vazgeçecek. Ekrem İmamoğlu'nun siyaset yasağının gelmesinin önüne geçilecek. Ara seçime gidilip halkın iradesi erken seçim istediği açığa çıkacak." dedi.

 

Yıldırım Kaya, CHP'li vekillere de çağrıda bulunarak, "CHP'li vekillerden 23 tanesi istifa etsin. Milletvekillerinin istifa gerekçesi ise 'Siz hukuka müdahale ediyorsunuz. İmamoğlu'na siyaset yasağı getiriyorsunuz. Cumhuriyetin demokrasiyle taçlanma mücadelesi gereği olarak istifa ediyoruz' diyecekler." ifadelerini kullandı.

 

23 milletvekilinin istifasını Meclis'in onaylaması gerektiğini belirten Kaya, kamuoyunda bir baskı olursa milletvekillerinin istifasının da kabul edileceğine dikkati çekti.
"HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ VE ÖZGÜRLÜĞÜ İÇİN CHP ARA SEÇİMİ ZORLAMALI"
Kaya, yargı bağımsızlığına dikkat çekerek, şunları kaydetti:
"Hukukun üstünlüğünü tanıyacağız. Hukukun tepesinde siyasi argümanlarla hukuku baskı altına almayacağız. Demokrasiye sahip çıkacağız. Milletvekillerinin demokrasiye ve hukuka sahip çıkacağına inanıyorum. Mesele Ekrem İmamoğlu meselesi değil. Mesele Cumhuriyetin demokrasiden uzaklaşma meselesidir. Hukuk devleti olma özelliğimizi kaybeden bir sürece girdik. Bunun için hem Ekrem İmamoğlu’na siyasi yasak gelmesinin önüne geçmiş oluruz hem de Türkiye’nin yeniden demokrasi, özgürlükten ve siyasetin özgür yapılabilmesinden yana olduğumuzu gösteririz. Hukukun üstünlüğü ve özgürlüğü için CHP ara seçimi zorlamalı."