www.ocianews.com/ bedava bahis bahis siteleri
Bugun...


M.Volkan Kara

facebook-paylas
AKP’LEŞEN AKPARTİ
Tarih: 28-07-2023 00:13:00 Güncelleme: 28-07-2023 00:18:00


Sayın Erdoğan ve gayretli vatansever birkaç kişiyi saymazsak Ak parti FETÖ ile mücadelede tam anlamıyla AKP’leşti. İçindeki siyasi kripto FETÖ’cüler sayesinde verilen mücadele sathi kaldı. FETÖ’nün siyasi kanadına dokunulmadı. Bunun neticesinde hala bugün AKP içinde, diğer partilerde FETÖ’nün siyasi ayağı dipdiri ve operasyonlara imza atıyorlar. 

Ak parti son seçimlerde de AKP’leşti ve kaybetme ihtimali doğun iktidarı yeniden kazanmak için tam anlamıyla ekonomik alanda seçim yatırımı yaptı. Mesela Sayın Erdoğan EYT konusunda, “Siyasi hayatıma da mal olsa EYT’yi çıkarmam.” Derken bu seçim öncesi ekonomiyi alt üst edecek bir karar imza atarak milyonlarca insanı emekli etti. Asgari ücret konusunda ve emeklilere verilen seyyanen zam hususunda tam anlamıyla faydacı davrandı. Piyasaları kontrol etme yerine işi zam yaparak çözeceğini zanneden AKP hükümeti aslında ekonominin sıcak paraya dayalı politikalarla, borçlanmayla değil de üretim ile çözüleceğini bilse de uygulamaya koymadı veya koyamadı. Bu da ekonominin zembereğinin bozulmasına sebep oldu ve şimdi bunun acı sonuçlarını hep beraber yaşıyoruz.

Yaşanan travmalar sebebiyle midir bilmem ama AKP’şen Ak parti, ismindeki adalet ilkesini de tersine çevirdi.

Memura % 87 zam verirken emeklilere % 25 hem de kök maaş üzerinden zam verdi.

Seyyanen zamla en düşük emekli maaşları 7.500 TL iken % 25 zamla yine 7.500 tl olarak kaldı. Durum tam da Nasrettin hocanın Kedi buysa ciğer nerde, ciğer buysa kedi nerde şeklinde sorduğu kedi ciğer meselesine döndü. Emekliler bu adaletsiz ortama isyan etse de bu ülkede garibanın sesi yukarıdakiler tarafından hiçir zaman duyulmadığı gibi bu kez de duyulmadı. 

Ak partinin AKP’leşmesine mani olamayan Sayın Erdoğan Necip Fazıl ekolünden gelen birisidir. Necip Fazıl’ın, Destan şiirindeki,

“Allah’ın on pulunu bekleye dursun on kul;

Bir kişiye tam dokuz, dokuz kişiye bir pul.

Bu taksimi kurt yapmaz kuzulara şah olsa;

Yaşasın, kefenimin kefili karaborsa!”ifadesini bilmemesi mümkün değildir. Bunu bilmesine rağmen memura dokuz pul verip emekliyi bir pula mahkûm etmenin mantığını ne ile izah edecektir bilmiyorum. 

Bahane hazinede para olmaması ise memura % 87 zam verirken var, her türlü israfa harcarken var, zenginlerin vergi borçlarını silerken var, siyasi partilere yardım yaparken var da sıra emekliye gemince mi yok oluyor? Bu Ak Partinin ismindeki adalet kavramının tersine çevrilmesi ve AKP’leşmesinden başka bir şey değildir. 

Farklı bir meselede ülkede enflasyon % 100’ler, % 200ler civarında seyrederken kiraları % 25 ile sınırlama aymazlığıdır. Siz devletin her türlü vergisine, harcına, akaryakıtına % 200lere varan zamlar yaparken ev sahiplerinin kiralarını % 25 ise sınırlamak bırakın adaleti insanlık ile telif etmek asla mümkün değildir. Asıl vazifesi piyasaları denetlemek olan hükümetin bunu yapmayıp belki de bir kirasıyla geçinen ev sahipleri hakkında böyle aymazca bir karar alması aklın mantığın kabul edeceği bir şey değildir. Yaptıkları aslında toplumsal bir kargaşaya sebep olmaktan başka bir şey oluşturmadı. Bugün karakollara her gün kiracı ev sahibi kavgaları ve cinayetleriyle lebalep dolu hale geldi. 

Hükümetin İsveç’in NATO’ya üye kabul edilmesi meselesindeki ikircikli tavrı da ister itemez insanın aklına, “Acaba perde arkasında nasıl pazarlıklar yapıldı. İsveç’i teröre verdiği destekten dolayı NATO’ya kabul etmeyeceğiz açıklamasından bir gün sonra bu fikirden neden vaz geçidi?” gibi sorular gelmektedir. HDP’li bir vekilin TBMM kürsüsünden İsveç’in NATO’ya alınma kararının ardında Erdoğan’ın oğlu üzerinden tehdit edildiğini söylemesi ise gerçekten mideleri bulandıran bir durum oldu. Bunun gerçek olmamasını dilemekten başka bir şey aklıma gelmiyor. 

Elbette uluslararası ilişkilerde hissiyattan çok ülkelerin menfaati geçerlidir. Eğer İsveç’in NATO’ya alınmasında ülkemiz için önemli menfaatler var ise elbette alınması yönünde karar vermeliyiz. Ama bunu bir gün olmaz deyip ertesi gün olur şekline döndürmek kimse kusura bakmasın ama dış politikanın sulandırılmasından başka bir şey olmadığını söylemeden durmayacağım. 

Şimdi biz İsveç’in NATO’ya alınmasına  evet değince İsveç PKK ve FETÖ’cüleri desteklemekten vaz mı geçti? Acaba beslediği kaç teröristi bize iade etti veya edecek?

Ak parti son hızla AKP’leşme yoluna girdi. Yokuş aşağı hızla gidiyor. Bir yerlerde durabilir mi bilmiyorum ama ihtimal de vermiyorum. AKP’leşen Ak parti sanki Emeviliği ülkemizde hâkim kılmak için var gücüyle çalışıyor. Türkiye Ak Parti’yi “Ehveni şer” olarak destekledi, ama bu durum sonsuza kadar sürmez. Mevcut şerlerden daha şer hale gelirse (ki bu sürece girdi) iktidara getirildiği gibi göndermesini de biliriz. Türk milletinin sabrını kimse denemesin.

YeniDünyaGündemi





YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
HABER ARŞİVİ

Web sitemize nasıl ulaştınız?


nöbetçi eczaneler
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI