Lübnan direniş hareketi Hizbullah, 27 Kasım’da İsrail ile ateşkesin başlamasından bu yana yaptığı ilk açıklamada, güçlerinin Lübnan’da iki aydan kısa bir süredir devam eden çatışmalarda en az 130 İsrail askerini öldürdüğünü ve yaklaşık 1250’sini yaraladığını açıkladı.

Hizbullah’ın yayımladığı bildiridei “Direniş 13 aydan fazla bir süre boyunca sözünde ve mücadelesinde sebat etti ve hayalperest düşmana karşı zafer elde ederek kararlılığını azaltamadı ve azmini kıramadı” denildi. Hareket, İsrail’in Lübnan’a yönelik genişletilmiş saldırısının başladığı 17 Eylül’den bu yana birliklerinin günde ortalama 23 operasyon olmak üzere 1666 askeri operasyon gerçekleştirdiğini açıkladı.

Bunlara paralel olarak Hizbullah, eski lider Hasan Nasrallah’ın öldürülmesinin ardından başlayan 105 özel ‘Hayber’ operasyonu düzenlediğini de belirtti. Bu özel operasyonlarda gelişmiş balistik roketler, seyir füzeleri ve son teknoloji saldırı dronları kullanılarak İsrail’in 150 km derinliğindeki hassas noktalar hedef alındı.

Direniş, Lübnan içinde 59 Merkava tankı, 11 askeri buldozer, iki Humvee, iki zırhlı araç ve iki personel taşıyıcıyı imha ettiğini açıkladı. Başarılı hava karşıtı operasyonlarda ayrıca 6 Hermes 450 drone, 2 Hermes 900 drone ve bir quadcopter düşürüldü.

"BAYADA VE ŞAMAA DÜŞMAN İÇİN MEZARLIK HALİNE GELDİ"

“İsrail’in Lübnan topraklarına yönelik kara harekatının tamamı boyunca... işgalci güçler, El Aksa Tufanı operasyonunun başlangıcından bu yana ateş altında olan cephe hattı kasabalarının hiçbirini işgal edemedi ya da buralara yerleşemedi” diyen Hizbullah, İsrail’in “İzole bir askeri ve güvenlik bölgesi kuramadığını ve işgal altındaki topraklara roket ve insansız hava aracı fırlatılmasını engelleyemediğini” de ekledi.

Açıklamada, “Bu, saldırının son gününe kadar cephe hatlarından ve sınır köylerinden işgal altındaki [Filistin’in] derinliklerindeki düşman hedeflerini vurmaya devam eden savaşçıların savaş alanındaki azminin doğrudan bir ürünüdür” ifadeleri kullanıldı.

Hizbullah ayrıca İsrail kara işgalinin ikinci aşamasını “Düşman güney cephesindeki ikinci kademe kasabalara ilerleyemediği için siyasi ve medyatik bir deklarasyondan başka bir şey değil” olarak nitelendiriyor.

12 Kasım’da İsrail medyası ordunun güneydeki Khiam kasabasını kontrol altına almak amacıyla “36. Tümen’in Hizbullah’ın ikinci savunma hattına doğru ilerlemesiyle güney Lübnan’daki kara harekatının ikinci aşamasını başlattığını” bildirmişti. Hizbullah açıklamasında “[İsrail] üç kez geri çekildiği Khiam’ın yanı sıra Ainata, Tallousa, Bint Jbeil ve Al-Qawzah’ta önemli kayıplar verdi” denildi.

“İlerlemeye yönelik tek girişim batı sektöründeki Bayada ve Şamaa kasabalarıydı ve buralar direnişin darbeleri altında geri çekilen düşman ordusunun tankları ve seçkin askerleri için bir mezarlık haline geldi” denilen açıklamada, kara işgalinden önce Litani Nehri’nin güneyinde “300’den fazla savunma hattı” kurulduğu vurgulandı.

"ELLERİMİZ TETİKTE OLMAYA DEVAM EDECEK"

Grup ayrıca 60 gün içinde tamamlanması gereken İsrail güçlerinin Lübnan sınır bölgesinden çekilme sürecini de yakından takip edeceğini belirtti. Hizbullah, “Lübnan’ın egemenliğini savunmak ve halkının haysiyet ve onurunu korumak için ellerimiz tetikte olmaya devam edecek” dedi.